18 Kasım 2015 Çarşamba

KADINLAR LOKALE ERKEKLER EV TEMIZLIGINE

Amasya'nın Karatepe köyü bugün beni benden aldı.

Köyün muhtarı kadınlarla ilgili bir proje düşünüyor ve bunu köyü erkekleri ile paylaşıyor. Köyün erkekleri de karşı çıkmıyorlar ve haftada bir gün bütün kadınlar evi bırakıyor lokalde toplanıyorlar. Erkekler de evde temizlik yapıyor. Buyurun haberin tamamını kendiniz izleyin:

HABERİN VİDEOSU



3 Kasım 2015 Salı

ÖĞRENCİ BİR ANNENİN KALEMİNDEN

Maide ile Fatih Üniversitesinde tanıştık. küçük bir bebeği vardı ve öğrenciydi. Ben de kendisine hem öğrenci olup hem anne olmak nasıl birşey nasıl bir arada götürüyor yazmasını istedim. Beni kırmadı. Yazısını yorumlarınıza bırakıyorum.

ÖGRENCİ ANNE İKİLEMİ

Oğlumun doğması hayatımın dönüm noktası oldu .Açıkçası başta hiçbir şey anlamadım . Çünkü çok zor gelişti her şey.Bunalımdaydım adeta, sadece emzirebiliyordum, gerisini annem hallediyordu. 

Sürekli ağlayan bir bebek ve sana bağlı, her zaman emmek istiyor. Bir an bütün ömür böyle geçecek tamam dedim .

Yapmak istediğim bir sürü hayalim idealim bir daha ki döneme bitirilmesi gereken derslerim var aynı zamanda ağlayan bir oğlum  ve eve gelen  bebekle ilgili aman kızım emzir aman kızım mama yapma aman kızım şöyle böyle toplumda kalıplaşmış batıl şeylerden bahseden insanlar vardı .Bu hengamenin arasında biraz tereddütlü bir inanç vardı içimde, okuluma başlayabilmek ve ilerlemek hem de oğluma iyi bir anne olabilmek, yol arkadaşım dedim ben oğluma ama öyle tepkiler alıyorum ki aynı zamanda sanki anne olunca başka bir şey yapamazsın diye hissettiren insanlar, nasıl yapacaksın çocukla diyor sürekli köstek oluyorlardı.Önemli değildi tabi, ben başka bir hikayede var olmak istiyordum . Hem anneliği hem öğrenciliği başarabilirdim, fakat düşünmüyor değil insan, nasıl başedeceğim hem ev hem çocuk hem okul bir de sanki neden evle ilgili yükün çoğu bana düşüyor o da ayrı bir konu ya . 

Nasıl bırakacağım, annemde duracak mı ,başlayabilir miyim, yapabilir miyim diye sorularla boğuştum bir süre . Hatta birgün babam arayıp Feyza Hanımın çocuğuyla duruşmaya gelişini örnek gösterdi. "Kızım bak görüyor musun, ne güzel bir örnek insan, isteyince ne olmaz ki!" deyip beni motive etti sağolsun . 

Kartalın yeniden doğuş hikayesini bilirsiniz sanırım .Kartallar 40 yaşına gelince çok ciddi bir karar vermek zorunda kalırlar .Pençeleri sertleştiği için besin alamaz duruma gelirler. Bu durumda kartalın iki seçeneği vardır ya ölümü seçecek yada yeniden doğuşun zorlu sürecini . İşte tam da böyleydim . Kesinlikle hayata katılmalıydım hem de oğlumla . Bunu yapan birçok kadın vardı ,takıntılarımı bırakıp amacıma yönelmeliydim .İçimdeki inanca yönelip üniversiteye kaydımı yaptırdım .Daha motive başladım hem de bekarken öğrencilikte olduğundan daha da bilinçliyim .

Evlilik ve çocukla hayat bir kadın için ne demek daha da iyi biliyordum maalesef bu nedenle derslerime iki katı sarıldım , çünkü biliyorum onlar bir nevi davamda yardımcı olacaklar bana. Bu çok kolay olmuyor tabi hem oğlum hem ev hem dersler ,her şey eve geldiğinde başlıyor,  Ev ne halde diye soracak olursanız çoğu zaman dağınık ister bekar evi gibi kadına bak evini toparlamıyor desinler, ister okuyor kız olsun o kadar desinler, umurumda değil.Kendime o yükü yüklemeyecegim su an . 

Yapabildiğim kadar yapıyorum , eşim bana çok yardımcı oluyor eve geldiğimizde mutfağa beraber giriyoruz veya çocukla ilgileniyor akşamları , yalnız öyle anlar oluyor ki onunla bile mücadele etmek durumunda kalıyorum . Eve yorgun geldiği zaman neden yemek yok ev neden dağınık diyebiliyor , bu sefer başlıyoruz tartışmaya benim görevim mi niye ben hep yapıyorum gibi. Genelde yardımı çok oluyor ama en nihayetinde işler yine bana kalıyor . Hal böyle olunca içimdeki asi sese bazen dur diyemiyorum. Sırf bu anlayış yüzünden inanın hiç iş yapmak gelmiyor içimden birine anlatsan aman kızım alttan al çocugun var, hele bunu hiç anlamış değilim .O da alttan alabilir, ben de sinirliyim kendini niye bu kadar değersizleştiyorsun be kardeşim!

Çok yatıp dinlenmek istiyorum ama ne mümkün yemek hazırlanacak bir yandan zaptı mumkün olmayan bir Eymen Yiğit halihazırda bekliyor. 

Derin bir nefes alıp koyuluyorum işe . Zar zor yemek faslından sonra etrafı söyle bir toplayıp kitaplarımla buluşuyorum. Bir yandan ne yaptığımı merak eden kitaplarımı karıştırmak isteyen Eymen Yiğit'i oyalıyor bir yandan da yazar burada ne anlatmak istemiş diye beyin fırtınası yapmaya çalışıyorum. 

Ders çalışmak istiyorum hiç olmadığı kadar ama kana kana çalışamıyorum neyse bu kargaşada muhallebimizi yiyip yatmaya calısıyoruz bazen emzirirken alıyorum elime kitap ya da uykudan fedakarlık ediyorum .

Neyse gece yüz kere uyanıp sabah dinlenmeden kalkıp gunu başlıyorum bazen annem geliyor bazen ben götürüyorum .  Okula gittiğimde biraz nefes alıyorum ders dinlemek iyi geliyor .

 Ben kadınım ,toplum nazarında bana biçilen kaderi yaşamak istemiyorum .Okuyorum ,araştırıyorum . Ve akademik çalışmalar yapmak istiyorum . Sürekli öğrenmek istiyorum . Eleştirileri artık duymuyorum . Tabi bu yolda bana destek olan annemin ,babamın eşimin emeklerini yok sayamam  .

Şunu anladım kesinlikle içimizde bir yerlerde bir coşku var eğer bunu yakalayabilirsek  yapamayacağımız hiçbir şey olamaz bence .
                                                                                                                  MAİDE AKDEMİR